Türkiye siyaseti, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sert açıklamalarıyla yeniden alevlendi. Erdoğan, CHP'yi FETÖ ile iş birliği yapmakla suçladı. Bu iddialar, devletin kılcal damarlarına kadar sızan FETÖ ile mücadelenin sürdüğü bir dönemde geldi. Peki, CHP ve FETÖ arasında gerçekten bir ittifak mı var? Erdoğan'ın bu suçlamalarının ardında yatan sebepler neler?

FETÖ'nün Devlet İçindeki Yapılanması

Teröristbaşı Fetullah Gülen'in liderliğini yaptığı Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ),uzun yıllar boyunca devletin çeşitli kurumlarına sızmayı başardı. Özellikle dershaneler ve özel eğitim kurumları aracılığıyla yetiştirdiği militanlarını, devlet dairelerine yerleştirdi. Bu örgüt üyeleri, çalınan sorular sayesinde bürokraside ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) kritik pozisyonlara geldi.

FETÖ'nün bu yapılanması, Türkiye'nin iç güvenliğini tehdit eden büyük bir sorun haline geldi. Örgüt, yargı, emniyet ve ordu gibi stratejik kurumlarda etkinliğini artırarak, devletin işleyişini sabote etmeye çalıştı. Bu durum, Türkiye'nin hem iç politikasında hem de dış ilişkilerinde ciddi sorunlara yol açtı.

CHP'nin FETÖ ile İlişkisi İddiaları

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın CHP'yi FETÖ ile iş birliği yapmakla suçlaması, siyasi arenada büyük yankı uyandırdı. Erdoğan, CHP'li bazı yetkililerin, FETÖ'nün kurduğu kumpaslara destek verdiğini ve örgütün insan kaynağını koruduğunu iddia etti. Bu iddialar, CHP cephesinde büyük bir tepkiyle karşılandı. CHP yetkilileri, Erdoğan'ın suçlamalarını "iftira" olarak nitelendirdi ve yasal yollara başvuracaklarını açıkladı.

Ancak, Erdoğan'ın bu suçlamaları, geçmişte yaşanan bazı olayları yeniden gündeme getirdi. Özellikle, 17-25 Aralık olayları sırasında CHP'li bazı isimlerin FETÖ'ye yakın duruş sergilemesi, bu iddialarınDayanak noktası olarak gösteriliyor. Bu dönemde, CHP'li bazı milletvekilleri, FETÖ'cü savcıların başlattığı soruşturmalara destek vermiş ve hükümeti hedef alan açıklamalarda bulunmuştu.

Türkiye'nin FETÖ ile Mücadelesi

Türkiye, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ ile mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Darbe girişiminin ardından, devletin çeşitli kurumlarında FETÖ ile bağlantılı olduğu tespit edilen binlerce kişi görevden alındı veya tutuklandı. Ayrıca, FETÖ'nün finans kaynakları ve propaganda araçları da büyük ölçüde etkisiz hale getirildi.

Ancak, FETÖ ile mücadele hala devam ediyor. Örgütün, yurt içinde ve yurt dışında hala aktif olduğu ve çeşitli faaliyetler yürüttüğü biliniyor. Bu nedenle, Türkiye'nin FETÖ ile mücadelesinde kararlılıkla devam etmesi ve uluslararası iş birliğini artırması büyük önem taşıyor. Türkiye'nin bu mücadelesi, sadece kendi iç güvenliği için değil, aynı zamanda bölgesel ve küresel istikrar için de büyük önem arz ediyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın CHP'ye yönelik FETÖ suçlamaları, Türkiye siyasetinde yeni bir tartışma başlattı. Bu tartışmanın, önümüzdeki günlerde daha da alevlenmesi ve siyasi dengeleri değiştirmesi bekleniyor. Ancak, Türkiye'nin FETÖ ile mücadelesinde kararlılıkla devam etmesi ve bu mücadelenin siyasi çıkarlara alet edilmemesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, Türkiye'nin iç güvenliği ve istikrarı ciddi şekilde zarar görebilir.