Yurt dışında görev yapan sözleşmeli personeli yakından ilgilendiren bir gelişme yaşandı. Kurumlara bağlı yurt dışı temsilciliklerde görevli sözleşmeli personele aile yardımı ödeneği verilip verilmeyeceği konusu netlik kazandı. 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK) ek 8. maddesi bu konuda belirleyici oldu.

Aile Yardımı Ödeneği Kesintisi Mi?

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesine göre, yurt dışı temsilciliklerde görevli sözleşmeli personele 375 sayılı KHK'nin ek 8. maddesi uyarınca aile yardımı ödeneği verilemez. Bu durum, sözleşmeli personelin aile bütçesi üzerinde önemli bir etki yaratabilir. Peki, bu kararın gerekçesi nedir ve personel bu durumdan nasıl etkilenecek?

KHK 375 Ne Anlama Geliyor?

375 sayılı KHK, devlet memurlarının mali ve sosyal haklarına ilişkin çeşitli düzenlemeler içermektedir. Bu KHK'nin ek 8. maddesi, aile yardımı ödeneğinin kimlere verilebileceği konusunda sınırlamalar getirmektedir. Yurt dışı temsilciliklerde görevli sözleşmeli personel, bu sınırlamalar nedeniyle aile yardımı ödeneğinden faydalanamamaktadır. Bu durum, eşitlik ilkesi açısından tartışmalara yol açabilir.

Aile yardımı ödeneği, devlet memurlarının aile geçimlerini desteklemek amacıyla verilen bir ödenektir. Bu ödenek, memurun eşi ve çocukları için belirli miktarlarda ödenir. Ancak, yurt dışı temsilciliklerde görevli sözleşmeli personel, bu haktan mahrum bırakılmıştır. Bu durum, personelin moralini bozabilir ve motivasyonunu düşürebilir.

Bu kararın alınmasında etkili olan faktörler şunlar olabilir:

• Bütçe kısıtlamaları
• Personel statüsündeki farklılıklar
• Yasal düzenlemelerdeki boşluklar

Bu Kararın Sonuçları Ne Olacak?

Yurt dışı temsilciliklerde görevli sözleşmeli personele aile yardımı ödeneği verilmemesi, bu personelin mali durumunu olumsuz etkileyecektir. Özellikle, eşi çalışmayan ve çocukları olan personel, bu durumdan daha fazla etkilenecektir. Bu durum, personelin iş motivasyonunu düşürebilir ve performansını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, bu durum, personelin yurt dışında görev yapma isteğini azaltabilir ve nitelikli personelin yurt dışı görevlere başvurusunu engelleyebilir.

Sonuç olarak, yurt dışı temsilciliklerde görevli sözleşmeli personele aile yardımı ödeneği verilmemesi, hem personel hem de devlet açısından olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu kararın yeniden gözden geçirilmesi ve personelin mağduriyetinin giderilmesi için gerekli adımların atılması önemlidir.