
Gazeteciye Şok Ceza: Sedat Peker ve SADAT İddiaları Mahkemede!
Gazeteci Mehmet Ali Güller, Cumhuriyet gazetesindeki "Sedat'lı, SADAT'lı Nusra silahları" başlıklı yazısı nedeniyle 40 bin TL tazminat cezasına çarptırıldı. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi'nin kararı, basın özgürlüğü açısından tartışmaları beraberinde getirdi. SADAT'ın açtığı davayı ilk başta reddeden yerel mahkeme kararının bozulması, olayın seyrini değiştirdi.
Sedat Peker'in İddiaları ve Gazetecinin Yazısı
Sedat Peker'in Suriye'ye giden TIR'larla SADAT ilişkisini anlattığı iddiaları, Mehmet Ali Güller'in köşesinde geniş yer buldu. Güller, yazısında Peker'in şu sözlerine yer verdi: "Sedat Peker, yayımladığı 8. videosunda o TIR’ların öyküsünü anlattı ve kendi konvoyuna dahil edilen başka TIR’ların olduğunu, içlerinde silahların bulunduğunu ama bunların Türkmenlere değil, Nusra’ya verildiğini belirtti. Peker’e göre konvoyuna eklemlenen o TIR’ların sahibi SADAT’tı." Bu ifadeler, davanın temelini oluşturdu.
Mahkeme Süreci ve Karar
SADAT'ın açtığı manevi tazminat davası, Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından reddedilmişti. Ancak SADAT'ın avukatları dosyayı İstanbul Bölge İdare Mahkemesi'ne taşıdı. Yerel mahkemenin kararını bozan İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi, Güller'e 40 bin lira manevi tazminat cezası verdi. Mahkeme ayrıca, Güller'in itirazını Yargıtay'a taşıma yolunu da kapalı tuttu.
Gazetecinin Savunması
Mehmet Ali Güller, yazılı savunmasında şu ifadelere yer verdi: "Cumhuriyet gazetesinde yazdığım köşe yazımın girişinde yer alan ve SADAT tarafından manevi tazminata konu edilen ifadeler, Sedat Peker’in SADAT’la ilgili açıklamalarının okura aktarılmasından ibarettir. Sedat Peker’in o ifadeleri, dijital platformlarda milyonlarca insan tarafından izlenmiş, internet ortamında binlerce, gazetelerde yüzlerce habere konu olmuş ve tıpkı benimki gibi onlarca köşe yazarı tarafından köşesinde ele alınmıştır." Güller, kamuya mal olmuş bir konuyu aktardığını ve gazetecilik görevinin gereğini yerine getirdiğini savundu.
- Sedat Peker'in açıklamaları milyonlarca kişi tarafından izlendi.
- Konu, birçok haber ve köşe yazısına konu oldu.
- Gazetecinin görevi, kamuoyunu bilgilendirmektir.
Bu dava, Türkiye'de basın özgürlüğü ve gazetecilerin kamuoyunu bilgilendirme görevi arasındaki hassas dengeyi bir kez daha gündeme getirdi. Gazetecilerin, kamuoyunu ilgilendiren konularda haber yapma ve yorumlama özgürlüğünün sınırları, bu tür davalarla sürekli olarak tartışma konusu olmaya devam ediyor.