İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında, "PiyasaTurkiye" adlı sosyal medya hesabının sahibi Emrah Peküs, savcı Akın Gürlek ve eşini hedef göstermesi üzerine tutuklandı. Dün Siirt'te gözaltına alınan Peküs, adliyedeki işlemlerinin ardından tutuklanma talebiyle sevk edildiği sulh ceza hakimliğince tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bu olay, sosyal medyada hedef göstermenin ve özel hayatın gizliliğini ihlal etmenin ciddi sonuçları olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Neler Yaşanmıştı?

Başsavcılık, "PiyasaTurkiye" rumuzlu X sosyal medya hesabı üzerinden yapılan paylaşımlara ilişkin "TMK 6" ve "özel hayatın gizliliğini ihlal etmek" suçlarından soruşturma başlattı. Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucunda hesabın kullanıcısının Emrah Peküs olduğu tespit edildi. Peküs'ün, CHP lideri Özgür Özel'in hedef gösterdiği İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve eşinin fotoğraflarını sosyal medyada paylaşarak hedef gösterdiği belirlendi.

Peküs'ün tutuklanması, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Sosyal medyada birçok kullanıcı, bu tür eylemlerin cezasız kalmaması gerektiğini vurgularken, bazıları ise ifade özgürlüğü sınırlarının nerede çizilmesi gerektiği konusunda tartışmalar başlattı.

Savcı Gürlek Daha Önce de Hedef Gösterilmişti

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, daha önce de CHP lideri Özgür Özel tarafından hedef gösterilmişti. Bu durum, Gürlek'in güvenliğini tehdit ederken, yargı bağımsızlığına da gölge düşürmüştü. Gürlek, Özel'in iddiaları üzerine tazminat davası açmış ve iddiaların asılsız olduğu ortaya çıkmıştı. Hatta Gürlek'in başsavcılığa başlamadan önce istifa ettiği de kanıtlanmıştı.

Emekli Başsavcı Demir de CHP'nin savcıya saldırarak yolsuzluğu örtmeye çalıştığını iddia etmişti. Bu gelişmeler, Türkiye'de yargı mensuplarının ne kadar zor şartlar altında görev yaptığını ve siyasi baskılara maruz kalabildiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Sosyal Medyanın Sorumluluğu

Bu olay, sosyal medyanın gücünü ve sorumluluğunu bir kez daha hatırlattı. Sosyal medya platformları, kullanıcıların düşüncelerini özgürce ifade edebildiği bir alan olmasının yanı sıra, nefret söylemi, dezenformasyon ve hedef gösterme gibi olumsuzluklara da zemin hazırlayabiliyor. Bu nedenle, sosyal medya platformlarının içerik denetimi konusunda daha hassas davranması ve kullanıcıların bu tür eylemlerden kaçınması gerekiyor. Aksi takdirde, bu tür olayların yaşanması kaçınılmaz olacaktır.

Emrah Peküs'ün tutuklanması, sosyal medyada hedef gösterme ve özel hayatın gizliliğini ihlal etme suçlarının ciddiyetini bir kez daha vurguluyor. Bu olay, benzer eylemlerde bulunmayı düşünenler için caydırıcı bir örnek teşkil ederken, yargı mensuplarının ve kamu görevlilerinin korunmasının önemini de ortaya koyuyor. Unutulmamalıdır ki, ifade özgürlüğü başkalarının haklarını ihlal etme özgürlüğü anlamına gelmez.