
Peru'dan Şok Karar! Meksika ile İlişkiler Neden Kesildi?
Peru hükümeti, Meksika ile olan diplomatik ilişkilerini ani bir kararla sonlandırdı. Bu beklenmedik gelişmenin ardında, eski Başbakan Betssy Chavez'e Meksika'nın Lima Büyükelçiliği konutunda siyasi sığınma hakkı tanınması yatıyor. Peki, bu kararın perde arkasında neler var? İki ülke arasındaki ilişkiler neden bu noktaya geldi?
Krizin Fitili Ateşlendi: Sığınma Hakkı Kararı
Peru Dışişleri Bakanı Hugo de Zela, düzenlediği basın toplantısında, Meksika'nın Lima Büyükelçiliği konutunda eski Başbakan Betssy Chavez'e siyasi sığınma hakkı tanınmasının, Peru hükümeti için bardağı taşıran son damla olduğunu açıkladı. De Zela, bu kararın derhal yürürlüğe girdiğini belirterek, Meksika'nın bu hamlesini "dostane olmayan bir eylem" olarak nitelendirdi. Bakan, hem mevcut hem de önceki Meksika hükümet yetkililerinin Peru'nun iç işlerine sürekli müdahale ettiğini ve bu durumun ilişkilerin kesilmesine yol açtığını vurguladı.
De Zela'nın açıklamalarına göre, eski Başbakan Chavez, eski Devlet Başkanı Pedro Castillo'nun gerçekleştirmeye çalıştığı darbenin muhtemel suç ortağı olarak görülüyor. Chavez'in şu anda Meksika'nın Lima'daki büyükelçilik konutunda siyasi sığınma talebinde bulunduğu biliniyor.
İlişkilerdeki Gerginlik: Geçmişten Günümüze
Peru ile Meksika arasındaki ilişkiler, son dönemde zaten gergin bir seyir izliyordu. İşte iki ülke arasındaki gerginliğin bazı önemli nedenleri:
- Peru Kongresi, 23 Mayıs 2023'te eski Meksika Devlet Başkanı Andrés Manuel López Obrador'u Peru'da "istenmeyen kişi" ilan etmişti.
 - Meksika'nın, Peru'nun eski Devlet Başkanı Castillo'nun ailesine siyasi sığınma hakkı tanıması, daha önce de ilişkilerde ciddi bir gerginliğe yol açmıştı.
 - Meksika hükümetinin, Peru'nun iç siyasi meselelerine yönelik yaptığı açıklamalar ve eleştiriler, Peru tarafında rahatsızlık yaratmıştı.
 
Peru'nun Kararlılığı: İç İşlerine Müdahale İddiası
Peru hükümeti, Meksika'nın siyasi sığınma hakkı tanıma kararının, ülkenin iç işlerine açık bir müdahale olduğunu düşünüyor. Hükümet yetkilileri, bu tür eylemlerin, devletlerin egemenlik haklarına saygı ilkesine aykırı olduğunu ve uluslararası ilişkilerde kabul edilemez olduğunu belirtiyor. Peru'nun bu kararlılığı, ülkenin iç istikrarını koruma ve dış müdahalelere karşı durma konusundaki hassasiyetini gösteriyor.
Bu diplomatik krizin ardından, iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceği belirsizliğini koruyor. Ancak, Peru'nun bu sert tepkisi, ülkenin kendi iç işlerine yönelik herhangi bir müdahaleye tahammülü olmadığını açıkça ortaya koyuyor.











