İstanbul Küçükçekmece'de yaşanan deprem korkusunun ardından, riskli olduğu tespit edilen 9 bina belediye ekipleri tarafından mühürlenerek boşaltıldı. Bu ani karar, evlerinden tahliye edilen bina sakinleri arasında büyük bir şaşkınlık ve tepkiye yol açtı. Peki, şimdi ne olacak? İşte detaylar...
Mühürlenen Binalar ve Vatandaşların Tepkisi
Mühürlenen binalar arasında, Fatih Mahallesi Aziz Sancar Caddesi'nde bulunan ve 96 daireden oluşan 3 blok da yer alıyor. Evlerinden çıkarılan vatandaşlar, durumun belirsizliğinden dolayı büyük bir endişe içinde. Bina sakinlerinden Ömer Polat, depremden sonra sahile gittiklerini ve döndüklerinde evlerinin mühürlendiğini gördüklerini belirterek, "Binayı boşaltsınlar tamam ama önce bize yer ayarlamaları lazımdı. Küçük çocuklarım var, yer bulamıyoruz." şeklinde konuştu. Bu durum, acil durum planlamasının ve koordinasyonunun önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Zeynep Can isimli bir başka bina sakini ise, yapıdaki çatlakların aslında 1999 depreminden kalma olduğunu dile getirdi. Evden çıkmalarına dair herhangi bir belge verilmediğini vurgulayan Can, "Eşimin engelli raporu var, kalp hastası. Nereye gidelim? Arabada sabahladık." diyerek yaşadıkları zor durumu ifade etti. Bu tür durumlar, riskli yapıların tespiti ve tahliyesi süreçlerinde daha hassas ve planlı bir yaklaşımın gerekliliğini ortaya koyuyor.
Ancak, her bina sakini aynı görüşte değil. Bengisu Gözütok, riskin farkında oldukları için mühürlenen binadaki evlerini iki yıl önce boşalttıklarını belirterek, "Bizim sağlığımız için çok da iyi olduğunu düşünüyorum. Umarım bir an önce dönüşüme gireriz." şeklinde konuştu. Bu ifade, kentsel dönüşümün ve yapıların güvenli hale getirilmesinin ne kadar önemli olduğunu vurguluyor.
Belediye ve Bakanlık Ne Yapacak?
Edinilen bilgilere göre, ilçedeki 570 ihbardan 140'ının kontrolü belediye ekiplerince yapıldı. Geriye kalan ihbarların kontrolünün ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekiplerince sağlanacağı öğrenildi. Kontroller sonrasında binaların durumuna göre gerekli işlemlerin yapılacağı belirtildi. Bu süreçte, vatandaşların mağduriyetini en aza indirecek çözümlerin üretilmesi büyük önem taşıyor.
Peki, bu tür durumlarla karşı karşıya kalmamak için neler yapılmalı? İşte bazı öneriler:
- Binaların düzenli olarak deprem dayanıklılık testlerinin yapılması.
- Riskli yapıların tespit edilmesi ve güçlendirme çalışmalarının yapılması.
- Kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması ve teşvik edilmesi.
- Vatandaşların deprem bilincinin artırılması ve acil durum planları oluşturulması.
Sonuç
Küçükçekmece'de yaşanan bu olay, İstanbul gibi deprem riski yüksek bir şehirde, yapıların güvenliğinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha hatırlattı. Yetkililerin, vatandaşların mağduriyetini giderecek ve kalıcı çözümler üretecek adımlar atması gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, güvenli yapılar ve bilinçli vatandaşlar, deprem felaketinin etkilerini en aza indirmenin en önemli yoludur.
