İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yine gündemde! Bu seferki iddia ise oldukça ciddi: Reklam panoları üzerinden 4 milyar lirayı aşan kamu zararı. İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında hazırlanan raporda, bazı şirketlerin reklam alanlarını usulsüz kullandığı ve bu durumun büyük bir zarara yol açtığı belirtiliyor. Peki, bu iddiaların ardında neler yatıyor? İmamoğlu ve diğer yetkililer suçlamalara ne yanıt verecek?
İddiaların Odağında Reklam Alanları
Soruşturma dosyasındaki rapora göre, İBB tarafından bir reklam şirketine tahsis edilen Beşiktaş'taki reklam alanları, daha sonra İstanbul Reklam İlan ve Tanıtım Yönetmeliği gerekçe gösterilerek kullanımdan çıkarıldı. Şirketin şikayeti üzerine, bu alanların bir kısmının başka şirketlere işgal bedeli karşılığında verildiği iddia ediliyor. Raporda, reklam alanlarının ilgililere işgal bedeli karşılığında kullandırıldığı ancak İstanbul'un birçok yerinde aynı yöntemin uygulanmadığı belirtiliyor. İşlerin, Kültür AŞ ve Medya AŞ aracılığıyla ihale yapılmaksızın pazarlama sözleşmesiyle verildiği kaydediliyor.
Kamu Zararı Milyarları Aştı
Rapora göre, reklam şirketlerine işgal bedeli karşılığında kiralanan pano ve alanlar üzerinden 16 Ekim 2024 itibarıyla 4 milyar 91 milyon 691 bin 748 liralık kamu zararı oluştu. Sözleşmelerin sonuna kadar bu rakamın 6 milyar 284 milyon 212 bin 656 liraya ulaşacağı tahmin ediliyor. Şikayet kapsamında Ekrem İmamoğlu ve diğer belediye yetkilileri, reklam alanlarıyla ilgili izin süreçlerinin usulsüz yönetilmesinden sorumlu tutuluyor. Kültür AŞ ve Medya AŞ yöneticileri ise reklam alanlarının keyfi kullanımı ve yasa dışı para tahsilleriyle ilgili sorumlu kişiler arasında yer alıyor.
Usulsüz Tahsilatlar ve Muvazaalı İşlemler
Raporda, İBB'nin Kültür AŞ ve Medya AŞ aracılığıyla yaptığı işlemlerin ve reklamlara dair talimatların, İstanbul'un çeşitli bölgelerinde, yasak olan yerler de dahil olmak üzere reklam alanlarının kullanılmasına olanak tanıdığı belirtiliyor. Özel mülkiyete konu taşınmazlardan yasa dışı işgal bedeli tahsili suretiyle izinsiz reklam uygulamalarının fiilen yasallaştırıldığı iddia ediliyor. Ayrıca, reklam alanını izinsiz kullanan bazı şirketlerden alınan işgal bedellerinin usulsüz şekilde tahsil edildiği, bazı şirketlere yasa dışı olarak ödeme yapıldığı ve bu ödemelerin muvazaalı işlemlerle başka şirketlere aktarıldığı vurgulanıyor. İhale süreçlerinin manipüle edilerek, bazı şirketlere yüksek bedellerle reklam alanları kiralandığı ve bu durumun kamu zararına yol açtığı da raporda yer alıyor.
Peki, bu iddialar doğru mu? Soruşturma sonucunda neler ortaya çıkacak? İstanbul halkı, bu soruların yanıtını merakla bekliyor. İBB'nin bu iddialara nasıl bir yanıt vereceği ve sürecin nasıl ilerleyeceği, önümüzdeki günlerde kamuoyunun gündeminde olacak gibi görünüyor.