Birleşmiş Milletler (BM), Gazze'deki insanlık dramına dikkat çekerek çarpıcı bir açıklamada bulundu. İsrail'in 2 Mart'tan bu yana Gazze'ye hiçbir yardım girişine izin vermediğini belirten BM, bölgede 2 milyondan fazla insanın tutsak kaldığını duyurdu. Bu vahim durum, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Gazze'de Yaşam Mücadelesi: İnsani Yardım Tükeniyor

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Sözcüsü Stephane Dujarric, Gazze’deki son duruma ilişkin yaptığı değerlendirmede, insani yardım stoklarının tükenme noktasına geldiğini vurguladı. Özellikle çocuklar başta olmak üzere sivil halk arasında stres düzeyinin yüksek olduğunu aktaran Dujarric, Gazze'deki durumun vahametini gözler önüne serdi.

Dujarric, Gazze'de 2 milyon Filistinlinin tutsak kaldığına işaret ederek, su altyapısının yaklaşık yüzde 90'ının tamamen ya da kısmen tahrip edildiğini belirtti. İsrail’in uluslararası hukuk uyarınca gıda, tıbbi malzeme ve kamu hizmetleri sağlama yükümlülüğü bulunduğunu hatırlatan Dujarric, BM'nin insani yardım malzemelerinin de tükenmek üzere olduğu konusunda uyardı.

Uluslararası Hukuk ve Gazze'deki Yükümlülükler

İsrail'in Gazze'ye yönelik ablukası ve yardım girişlerini engellemesi, uluslararası hukuk açısından ciddi soru işaretleri yaratıyor. Uluslararası hukuk, işgalci güçlerin işgal altında tuttukları bölgelerdeki sivil halkın temel ihtiyaçlarını karşılama yükümlülüğü olduğunu açıkça belirtiyor. Bu yükümlülük, gıda, tıbbi malzeme, su ve diğer temel kamu hizmetlerinin sağlanmasını kapsıyor. İsrail'in bu yükümlülüğü yerine getirmemesi, Gazze'deki insani krizi daha da derinleştiriyor ve uluslararası toplumun tepkisini çekiyor.

Gazze'de Yaşananların Acı Bilançosu

İşgalci İsrail ordusunun Gazze’de 7 Ekim 2023’ten beri sürdürdüğü katliamlarda resmi rakamlara göre 51 binden fazla Filistinli öldü, 117 bin Filistinli de yaralandı. İsrail bombardımanları yüzünden Gazze’nin yüzde 90’ı yıkılırken 2 milyondan fazla sivil de evsiz kaldı. Bu acı tablo, Gazze'deki insani krizin boyutlarını ve bölgedeki insanların yaşadığı travmayı gözler önüne seriyor.

Gazze'de yaşanan bu insanlık dramı karşısında uluslararası toplumun daha fazla duyarlılık göstermesi ve somut adımlar atması gerekiyor. İsrail'in Gazze'ye yönelik ablukasının kaldırılması, insani yardımın kesintisiz bir şekilde ulaştırılması ve bölgedeki sivil halkın korunması için acil önlemler alınması hayati önem taşıyor.

Gazze'de yaşanan bu trajedi, uluslararası toplumun vicdanını harekete geçirmeli ve kalıcı bir çözüm bulunması için çabaların artırılmasına vesile olmalıdır. Aksi takdirde, Gazze'deki insanlık krizi daha da derinleşecek ve bölgedeki masum insanların yaşadığı acılar katlanarak artacaktır.