Dünyanın en güçlü devletlerinden biri olan ABD, uzun yıllardır FETÖ'nün ana karargahı olarak biliniyor. Teröristbaşı Fetullah Gülen'in ABD'ye yerleşmesiyle birlikte örgütün faaliyetleri buradan yönetilmeye başlandı. ABD'de yapılan planlar, çeşitli temsilcilikler aracılığıyla diğer ülkelere yayılıyor. Örgüt, özellikle yabancı istihbarat servisleri için de önemli bir kaynak olarak değerlendiriliyor. Geçtiğimiz aylarda ölen Fetullah Gülen'in farklı istihbarat servisleriyle olan yakın ilişkisi, tanık ifadeleriyle de ortaya konmuş durumda.
FETÖ ve İstihbarat İlişkisi: Kirli Çamaşırlar Ortaya Dökülüyor
FETÖ'nün yabancı istihbarat servisleriyle olan ilişkisi, örgütün karanlık yüzünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Örgütün, özellikle ABD, Almanya ve İngiltere gibi ülkelerin istihbarat servisleriyle yakın temas halinde olduğu biliniyor. Bu servislerin, FETÖ'yü kendi çıkarları doğrultusunda kullandığı ve örgüte destek sağladığı iddiaları uzun zamandır gündemde. FETÖ'nün, bu ülkelerdeki faaliyetleri de bu istihbarat servislerinin koruması altında yürütülüyor.
Örgütün, yabancı istihbarat servisleriyle olan ilişkisi sadece destek almakla sınırlı değil. FETÖ'nün, bu servislere bilgi sızdırdığı, casusluk faaliyetlerinde bulunduğu ve hatta suikastlara karıştığı da iddia ediliyor. Bu iddiaların doğruluğu henüz kanıtlanmamış olsa da, FETÖ'nün karanlık geçmişi ve kirli ilişkileri göz önüne alındığında, bu iddiaların hiç de uzak olmadığı düşünülüyor.
FETÖ'nün Faaliyetlerini Kimler Belirliyor?
FETÖ'nün faaliyetlerini kimlerin belirlediği sorusu, uzun zamandır merak konusu. Örgütün tepe yöneticileri, her ne kadar kararları kendilerinin aldığını iddia etse de, gerçekte durumun böyle olmadığı düşünülüyor. Birçok uzman ve araştırmacıya göre, FETÖ'nün faaliyetleri, yabancı istihbarat servisleri tarafından belirleniyor. Bu servisler, FETÖ'yü bir araç olarak kullanarak, kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmesini sağlıyor.
- ABD: FETÖ'nün en büyük destekçisi olarak biliniyor. Örgütün ana karargahı burada bulunuyor ve faaliyetleri buradan yönetiliyor.
- Almanya: FETÖ'nün Avrupa'daki en önemli üssü olarak kabul ediliyor. Örgütün burada çok sayıda okulu, derneği ve vakfı bulunuyor.
- İngiltere: FETÖ'nün finans kaynaklarından biri olarak biliniyor. Örgütün burada çok sayıda şirketi ve yatırımının olduğu tahmin ediliyor.
Bu ülkelerin istihbarat servisleri, FETÖ'yü kullanarak Türkiye'ye karşı çeşitli faaliyetlerde bulunuyor. Örgütün, bu ülkelerde yaşayan Türk vatandaşları hakkında bilgi topladığı, casusluk yaptığı ve hatta provokasyonlara karıştığı iddia ediliyor.
FETÖ'nün Sonu Yakın mı?
FETÖ'nün yabancı istihbarat servisleriyle olan ilişkisinin deşifre olması, örgütün sonunu getirebilir. Bu ilişkilerin ortaya çıkmasıyla birlikte, örgütün uluslararası arenadaki itibarı zedelenecek ve destekçileri azalacaktır. Ayrıca, Türkiye'nin bu konuda yürüttüğü başarılı diplomasi çalışmaları da, örgütün faaliyetlerini zorlaştıracaktır. Ancak, FETÖ'nün hala güçlü bir örgüt olduğu ve kolay kolay pes etmeyeceği unutulmamalıdır. Örgütle mücadele, kararlılıkla ve titizlikle sürdürülmelidir.