AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik açıklamalarına sert tepki gösterdi. Çelik, Özel'in siyasi söylemlerini "niteliksiz siyaset" olarak nitelendirerek, Avrupa'daki aşırı sağcılarla benzerlik gösterdiğini savundu.
Sert Eleştiriler ve Benzerlik Vurgusu
Ömer Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Özgür Özel'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik "çirkin sözlerine" aynı şekilde cevap vereceklerini belirtti. Çelik, Özel'in siyasi tarih bilmediğini, siyasi tarif yeteneğinden yoksun olduğunu ve siyasi kavramlardan haberdar olmadığını iddia etti. Ayrıca, Özel'in siyasi söyleminin Avrupa'daki aşırı sağcılarla bire bir benzerlik göstermesinin vahim olduğunu vurguladı.
Çelik, açıklamalarına şöyle devam etti:
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Cumhurbaşkanımıza dönük çirkin sözlerine verilecek cevabımız, Avrupa’daki aşırı sağcılara, Türkiye içindeki cuntacı ve mandacılara verdiğimiz cevapların aynısıdır. Özgür Özel siyasi tarih bilmiyor, siyasi tarif yeteneğinden yoksun ve siyasi kavramlardan haberdar değil.
"Niteliksiz Siyasetin Markası" İddiası
Çelik, Özgür Özel'in geldiği noktanın siyaset alanını değil, siyaset karşıtlığını ifade ettiğini savundu. Siyasete emek vermiş ve siyasi hayatta iz bırakmış birçok CHP Genel Başkanı olduğunu hatırlatan Çelik, bu genel başkanların çeşitli siyasi meselelerde nitelikli yaklaşımlarına şahit olduklarını belirtti. Ancak, Özgür Özel'in geldiği noktanın tamamen "niteliksiz siyasetin markası" olduğunu iddia etti.
Siyasi Gerilim Tırmanıyor
Ömer Çelik'in bu sert eleştirileri, AK Parti ve CHP arasındaki siyasi gerilimi daha da tırmandıracağa benziyor. Önümüzdeki günlerde bu açıklamaların yankıları ve siyasi arenadaki olası etkileri yakından takip edilecek. Siyasi analistler, bu tür sert söylemlerin kutuplaşmayı artırabileceği ve siyasi diyalog zeminini zayıflatabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Türkiye'nin siyasi gündemi, bu tür karşılıklı suçlamalar ve eleştirilerle şekillenmeye devam ederken, seçmenlerin ve kamuoyunun bu tür söylemlere nasıl tepki vereceği merak konusu.