Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) tartışmalı bir kararının ardından Diyarbakır'da şok edici gelişmeler yaşandı. İddialara göre, AYM'nin 220/6. maddeye ilişkin iptal kararının yürürlüğe girmesiyle birlikte, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemeleri son 72 saat içinde 200'ü aşkın hükümlünün tahliyesine karar verdi. Bu durum, kamuoyunda büyük bir tartışma yaratırken, "Terörsüz Türkiye" adımları olarak nitelendirilen bu gelişmelerin yankıları sürüyor.

Tahliyelerin Gerekçesi Ne?

Sözcü'nün haberine göre, tahliyeler, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 220/6. maddesi kapsamında "örgüt adına suç işlemekten" ceza alan PKK üyelerini kapsıyor. Bu madde, izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılan, kamu düzenine aykırı eylemlerde bulunan kişilerin, silahlı terör örgütü üyesi olmamalarına rağmen örgüt adına suç işledikleri gerekçesiyle cezalandırılmasını öngörüyordu. Ancak, AYM'ye yapılan hak ihlali başvuruları sonucunda bu madde iptal edildi.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin de bu dönemde söz konusu kararları onaması, hüküm giyenlerin Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunmasına neden oldu. Başvurularda, örgüt üyesi olmamalarına rağmen örgüt üyesi gibi cezalandırıldıkları ve bu nedenle hak ihlali yaşadıkları belirtildi. AYM'nin iptal kararının yürürlüğe girmesiyle birlikte Diyarbakır'daki mahkemeler harekete geçerek, bu suçtan hüküm giymiş kişilerin infazlarını durdurdu.

Bu kapsamda:

• Tutuklular tahliye edildi.
• Tutuksuz yargılanıp hakkında yakalama kararı bulunanlar için bu kararlar geri çekildi.

Tahliye Edilenleri Neler Bekliyor?

Cezasının tamamlayan kişiler, isterlerse yeniden yargılanma talebinde bulunabilecekler. Bu durumda dosyalar yeniden değerlendirilecek ve adli sicil kayıtları silinebilecek. Ayrıca, 6 ila 10 yıl arasında tutuklu kalanlar, tazminat komisyonuna başvurarak maddi ve manevi tazminat davası açabilecekler. Bu durum, hem mağdurların haklarının iadesi açısından bir fırsat sunarken, hem de devletin tazminat yükünü artırabilecek bir potansiyel taşıyor.

Bu Kararın Sonuçları Neler Olacak?

AYM'nin bu kararı ve ardından gerçekleşen tahliyeler, Türkiye'nin terörle mücadele stratejileri ve yargı sistemindeki dengeler açısından önemli sonuçlar doğurabilir. Bir yandan, hak ihlallerinin önüne geçilmesi ve adil yargılanma ilkesinin güçlendirilmesi hedeflenirken, diğer yandan terör örgütleriyle mücadelede zafiyet yaratılmaması büyük önem taşıyor. Bu süreçte, devletin ve yargı organlarının titizlikle hareket etmesi, kamuoyunun hassasiyetlerini gözetmesi ve terörle mücadeledeki kararlılığını sürdürmesi gerekiyor.