İzmir'de yaşanan korkunç bir olayda, 39 yaşındaki Kayhan Barbak, eşi Zehra Barbak'ı öldürmek suçundan yargılanıyor. Davanın seyrini değiştiren ise çiftin o dönemde 8 yaşında olan çocukları M.A.B.'nin mahkemede verdiği ifade oldu. Küçük çocuğun anlattıkları, olayın vahametini gözler önüne serdi. "Annemin bağırmasıyla uyandım. Annemin boğazını sıkıyordu. Sonra da annemin bacağına bıçak soktu. Korkudan salona gittim. Titriyordum. Annemin gözü de morarmıştı. Bütün her şey benim odamda oldu" sözleri, salonda buz gibi bir hava estirdi.

Olay Gecesi Yaşananlar

Olay, 25 Aralık 2023 tarihinde İzmir'in Karabağlar ilçesinde meydana geldi. İddiaya göre, Kayhan Barbak, bir arkadaşıyla alkol aldıktan sonra eve geldi. Eşi Zehra Barbak ile aralarında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Kayhan Barbak, eşini ağır şekilde yaraladı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Zehra Barbak'ın hayatını kaybettiğini belirledi. Kayhan Barbak ise polis tarafından gözaltına alındı ve tutuklandı.

Çocuğun Travmatik İfadesi

Davanın en dikkat çekici anı, küçük M.A.B.'nin tanık olarak dinlenmesiydi. Çocuk, yaşadığı travmayı tüm çıplaklığıyla anlattı. Annesinin çığlıklarıyla uyandığını, babasının annesini darp ettiğini ve bıçakladığını söyledi. M.A.B., korkudan salona kaçtığını ve titrediğini de sözlerine ekledi. Çocuğun bu ifadesi, davada önemli bir delil olarak kabul edildi.

Davanın Seyri ve Beklentiler

Kayhan Barbak hakkında "kasten öldürme" suçundan dava açıldı. Duruşmalar devam ederken, çocuğun ifadesi davanın seyrini önemli ölçüde etkileyecek gibi görünüyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da davaya müdahil oldu ve çocuğun psikolojik destek alması için gerekli adımları attı. Bu tür olayların yaşanmaması için toplumun bilinçlendirilmesi ve aile içi şiddete karşı daha duyarlı olunması gerektiği bir kez daha vurgulandı.

Bu tür trajik olaylar, toplumda derin yaralar açmakla kalmıyor, aynı zamanda çocukların ruh sağlığı üzerinde de onarılamaz izler bırakıyor. M.A.B.'nin yaşadığı travma, uzun yıllar boyunca etkisini sürdürecektir. Bu nedenle, çocuğa gerekli psikolojik desteğin sağlanması ve topluma kazandırılması büyük önem taşıyor. Aile içi şiddetin önlenmesi için hepimizin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekiyor. Unutmayalım ki, şiddet sadece fiziksel değil, psikolojik olarak da derin yaralar açar ve gelecek nesilleri olumsuz etkiler.